1980 yılında Ajda Pekkan’ın Türkiye’yi Eurovision’da temsil ettiği unutulmaz ‘Petrol’ parçası, bir akaryakıt firması için çekilen reklamın şarkısı oldu.

SABAH sabah bet sesiyle uyandım. Banyonun kapısını açık bırakmış, bir yandan duşunu alıyor, diğer taraftan avaz avaz şarkı söylüyor, “Ammaaan, petrol, canıııım petrol” diye. Öyle sinirlenmişim ki, uzanıp musluğu bütünüyle soğuğa çeviriverdim. Buz gibi suyu kafasından aşağıya yiyince bir anda silkelendi ve tüylerinin üzerindeki bütün damlalar üzerime sıçradı. Tam boğazına sarılacakken bacaklarımın arasından sıvışıp o ıslak haliyle salona koştu.
Köşede sıkıştırdım tabii... Kuyruğundan tutup “Şimdi ben sana gösteririm aman petrol, canım petrolü” diye, yer misin yemez misin tarzında girişiyordum ki.... “Yaptım, ama hele bir sor bakalım niye yaptım?” demez mi en şirin Şener Şen sırıtışıyla... “Ne sorayım ulan” dedim... “Neden o şarkıyı söylüyorum... Onu sor önce... “Elim havada kaldı... “Kimin o şarkı” diye üsteledi... “Ajda’nın tabii, kimin olacak?” deyince “Bak Ajda bir petrol şirketiyle...” diye tatlı tatlı anlatmaya başladı... Efendim, ben de ilk kez duyuyorum, Ajda, büyük akaryakıt şirketlerinden biriyle anlaşmış ve reklam filminde oynamaya başlamış... İşin ilginç yanı dedikodulara göre Süperstar’ın çekimlerde bir de dublör kullanması.
Kadının saçını, başını, makyajını aynen Ajda gibi yapmışlar, hatta Süperstar’ınkiyle birebir peruk bile hazırlamışlar ama kimliğini gizli tutuyorlarmış. Bu arada Ajda’yla bu ‘sözde’ dublörün resmini bile çekmiş, Rin Tin Tin... “Nasıl başardın?” diye sormama gerek kalmadan “Akıllı telefon dedikleri gerçekten akıllıymış, benim gibi bir it bile resim çekebiliyor” demez mi?

DUBLÖR SIR GİBİ SAKLANDI

Merakıma mucip oldu; dublörü nerede kullanacaklar diye... Malum, bazı Hollywood yıldızları da bacakları ya da göğüs nahiyeleri söz konusu olduğunda dublör kullanırlar (Bkz. Demi Moore). Acaba Ajda için böyle bir durum mu söz konusuydu, yoksa gerçekten tehlikeli bir sahnesi mi vardı reklam filminde? Kim bilir belki de senaryo gereği ‘çift Ajda’ olacaktır reklamda.

Rin Tin Tin sözlerini bitirip ellerimi hafiften yalamaya başladığında, bu soruyu sordum. “Valla sır gibi saklıyorlar abi, dublör mü kullanacak yoksa ikinci bir Ajda mı olacak onu bile söylemiyorlar” dedi. Onun bu yalakalığına hiç prim vermeden sert bir sesle, “Peki Ethel’i arayıp neden sormadın?” dedim: “Kadın Ajda’nın sağ kolu. O bilirdi dublörün ne için kullanıldığını.” “Yahu Ethel’e ulaşmak Madonna’ya ulaşmaktan daha zor” dedi sağ bacağıyla sol kulağını kaşırken ve ekledi: “Valla kendini Ajda sanıyor herhalde... Bak aklıma bir şey geldi. Sakın Ajda’yı oynayan Ethel, dublörü de Ajda olmasın!”

YABANCI YÖNETMEN ÇEKİYOR

“Ayıp sana yakışmıyor böyle laflar” diye terslerken hemen “Şaka yaptım abi, bilirsin burnum iyi koku alır” dedi ve öğrendiği dedikodunun devamını, hatta reklamın konusunu bile anlattı: Ajda ıssız bir yolda, ‘Aman Petrol, Canım Petrol’ şarkısını söyleyip arabasını kullanırken birden benzini bitmez mi!

İşte o anda şirketin maskotu olan süper kahraman aniden bitiveriyor yanında... In-ı-nınnn.... Kahramanımız Ajda’yı görünce hemen yelkenleri suya indiriyor ve “Bir fotoğraf çektirebilir miyiz?” diyor. Ama bizimki de uyanık, “Benim de benzine ihtiyacım var” diye gülümsüyor. Gelelim dublör ‘sorunsalına.’ Çok iyi araba kullanan bir Türk kızıymış... Tehlikeli araba sahnelerinde, patinajlarda filan o geçiyormuş direksiyona.

Reklamı yabancı bir yönetmen çekiyormuş, önümüzdeki günlerde Nihat Odabaşı da reklamın fotoğraflarını çekecekmiş. Bütün bunları nefes nefese bir çırpıda anlattı Rin Tin Tin... “Aferin ulan sana” dedim. İltifatıma hiç aldırmadan kırıta kırıta kapıya yürüdü. Biraz koşup, sonra spora gidecekmiş. Bir yandan da hâlâ aynı şarkıyı söylüyor: “Amaaan petrol, canııımm petrol...”

Kaynak: HABERTÜRK